SİYASET

Üç yıl yattınız, kalan iki yıl çalışın!

Antalya Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Sözcüsü Ali Çetin, Antalya’da üç yıldır proje ve hizmet üretilmediğini belirterek, Büyükşehir Belediyesi’ni kalan iki yılda hizmet üretmeye davet etti.

Şehirde ciddi bir trafik problemi yaşandığını söyleyen Çetin, Büyükşehir Belediyesi’nin sorunun çözümüyle alakalı herhangi bir adım atmadığını belirtti. Sadece trafik değil hiçbir konuda çözüm üretilmediğini ifade eden Çetin, vatandaşın da bu başarısızlığı gördüğünü ve 2024’te AK Parti’nin Antalya’da yeniden iktidara geleceğine dair inancının tam olduğunu söyledi.

Antalya'da son dönemde ciddi bir trafik problemi yaşanıyor. Büyükşehir Belediyesi'nin bu konuda gerekli çalışmaları yaptığını düşünüyor musunuz?

Maalesef Büyükşehir Belediyesi, mecliste de söylediğimiz gibi çalışmayan, hizmet ve proje üretmeyen belediye. Mart ayında üçüncü yılı doluyor; ama daha şehrin trafik sorunuyla alakalı çözüm üretmekten acizler. Vatandaş her gün şikayet ediyor. Yeni arterle açılmadı, yeni kavşaklar yapılmadı. Biz bunu mecliste Antalyalıların adına defalarca sormamıza rağmen cevap vermediler. Yazılı cevap vereceklerini söylediler; ama yazılı bir cevap da gelmedi. Büyükşehir Belediyesi’nin sadece trafikle ilgili değil, hiçbir konuda proje ve çözümü yok. Menderes Türel’in başlattığı projelerin bile takibi ve devamı yok. Manavgat’ta geçtiğimiz Türkbeleni projesi var. Yaklaşık 150 milyonluk bir proje, çöpe atılmış gibi atıl vaziyette bekliyor. Demre-Kaş arasında Büyükşehir Belediyesi’nin mezbahanesi vardı. ilgisizlikten ve hijyen kuralları yerine getirilmediğinden kapatmak zorunda kaldılar. Tamamen hizmet yapamamanın verdiği bir endişeyle savunmaya geçiyorlar. Bu süreçte de aslında kendilerini savunamadıkları ortaya çıkıyor. Eleştirilerin altından kalkamayan bir başkan ve ekibi var. Çünkü ortada yaptıkları bir şey yok. Ekibinize güvenirseniz, kendinize güvenirseniz, yaptığınız hizmetlerin ne olduğunu bilirsenizve ne yaptığınızın farkında olursanız; soruların cevabı çok kolay olur. Bunlar çalışmadıkları için sorular bilmedikleri yerden geliyor.

Antalya'da Büyükşehir Belediyesi'nin çalışmalarını yetersiz bulduğunuzu söylediniz. Vatandaşın 2024'te yetkiyi yeniden Cumhur İttifakı'na vereceğini düşünüyor musunuz?

AK Parti olarak, 2024 Yerel Seçimlerinde Antalya’da iktidara geleceğimize olan inancımız tamdır. Çünkü vatandaşımız hizmet üretilmediğini görüyor. Antalya sadece bu şehirden ibaret değil. Türkiye’nin ve dünyanın göz bebeği. Böyle güzel bir kentte yaşıyorsak, bu kente karşı sorumluluğumuz var. Gazipaşa’dan Kaş’a kadar geniş bir coğrafyaya sahip bir Antalya’da vatandaşımız hizmet bekliyor; ama bu yönetim anlayışıyla bu hizmetin gelmediği ve gelemeyeceği vatandaşlar tarafından net bir şekilde görüldü. İlk seçimde kalmaları, bu işi başarma şansları yok. Vatandaşımız, Antalya’yı yönetme görevini yeniden bize verecektir. Buna inancımız tamdır.

Aynı zamanda Aksu Belediye Meclis Üyesi olarak görev yapıyorsunuz. Aksu Belediyesi'ne ve Belediye Meclisi'ne yönelik eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Aksu, yeni ilçe olmuş ve oluşumunu tamamlama sürecinde olan bir yer. Aksu’nun ilçe olmasıyla belediyenin de alanı genişledi. Çok geniş bir alana hitap eder bir duruma geldi. Bu kadar geniş ve dağınık bir coğrafyada hizmet götürmek de elbette kolay değil. Bunların da bir maliyeti var belediyeye. Belediyemizin de gelir kalemleri çok fazla olmadığı için bu noktada eksiklerimiz olabiliyor. Daha fazlasını yapmak istiyoruz; ama eldeki imkanlarla ancak bu kadar yapabiliyoruz. Farklı projelerle, Bakanlıkların ve hükümetin destekleriyle de belediye imkanlarını güçlendirip daha fazla hizmet yapmanın peşindeyiz. Bunları belediye başkanımız da yakınen takip ediyor. Ben şeffaf olmadığımız yönündeki eleştirilere de katılmıyorum. Son derece şeffaf ve ulaşılabilir, kapısı ve gönlü herkese açık bir belediye başkanı var. Kim, ne zaman isterse belediye başkanımıza ulaşabiliyor. Vatandaşın derdiyle yakından ilgilenen ve bu noktada gecesini gündüzüne katarak hizmet vermeye çalışan bir belediye başkanımız var. Mecliste de makam odasında da meclis üyelerimiz ve vatandaşlarımız her türlü eleştiriyi yapabiliyor. Yapılan eleştirileri de değerlendiriyor. Bu noktada ben belediye başkanımızın önümüzdeki süreçte de çok güzel çalışmalar yapacağını düşünüyorum.

Aksu kamuoyunda, belediye başkan adaylığı için isminiz geçiyor. Önümüzdeki süreçte böyle bir düşünceniz var mı?

Bizim parti olarak seçimlerde MKYK’nın belirlediği tüzük çerçevesinde ilerleyen bir işleyişimiz var. Bu noktada vakti gelince aday olmak isteyenler aday olabilir elbette. Bunu gerekli kurullar değerlendirir. Kiminle kazanılacağına inanılıyorsa o doğrultuda bir çalışma yapılır. Ancak bugün itibariyle, seçime iki seneden fazla sürenin olduğu dönemde belediye başkanlığı tartışmalarını çok doğru bulmuyoruz. Bizim belediye başkanımız vardır, görevinin başındadır, son derece de layıkıyla da görevini yapmaktadır. AK Parti olarak, Cumhur İttifakı olarak gündemimizde kesinlikle bir belediye başkanlığı polemiği yoktur. Biz il ve ilçe teşkilatı olarak, Cumhur İttifakı Meclis Üyeleri olarak Belediye Başkanımız Halil Şahin’in arkasındayız. Hep beraber çalışıyoruz, Aksu’yu ilerletme noktasında gayret sarf ediyoruz. Vatandaşlarımızın bu noktada hiçbir söylentiye itibar etmemesini istihram ediyorum. Gündemi bu tür gereksiz polemiklerle meşgul etmenin de anlamı olmadığını düşünüyorum.

Muhalefetin 'erken seçim' çağrısını nasıl yorumluyorsunuz?

Muhalefetin erken seçim hevesi bence kursaklarında kaldı. Böyle bir şey olamayacağını biz defalraca söylememize rağmen, ısrarla ‘Erken seçim, bugün seçim, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi değişecek’ gibi havalara girdiler. Çok erken havaya girmenin anlamı yok. Siyasette her gün, her şey değişebiliyor. Bir de ülkenin ekonomik olarak sıkıntıya girdiği zor günlerde, bir çıkar elde etmek adına ‘erken seçim’ diye ortaya çıkmanın da anlamı yok. Sizin daha ittifak olarak bir adayınız yok. Ortaya ne koyarak milletin karşısına çıkacaksınız? Bir şey söylerken tutarlı olmak lazım. ‘Benim adayım bu, yapmak istediklerim şu’ demek lazım. Şu anda hem yerelde hem genelde proje üretmekten aciz bir muhalefet var. Bir şey üretmekten ziyade, baştaki lidere sürekli sataşmak ve erken seçim diyerek onu bir köşeye sıkıştırıp seçime götürmeye çalışmakla meşguller. Birçok mazeretleri var. Mazeret de değil hatta. ‘Şunu engelleyeceğiz, şunu yaptırmayacağız, şu iş insanının önünü keseceğiz’ gibi sürekli bir şeyleri engellemeye çalışan bir tavırları var ve bunu Türkiye’nin tamamına deklare ediyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde bu şekilde iktidara gelen bir muhalefet yok. Bundan dolayı vatandaş tarafından güvenilirlikleri ve inanınırlıkları yok. Dolayısıyla bizim gündemimizde de vatandaşın gündeminde de bir erken seçim yok. İnsanlar artık erken seçime doydu. Bu palavralar geçmişte kaldı. Seçim zamanında olacak. Gemi emin ellerde, ülke emin ellerde. Milletimizin güveniyle sıkıntıları en kısa sürede aşarak, sıkıntısız bir şekilde ülkeyi yönetmeye devam edeceğiz.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Urfa'daki çiftçilere belediye başkanlığını kazandıkları takdirde 'bedava elektrik' sözü verdi. Bu konuyu meclis gündemine de taşımış ve eleştirmiştiniz. Sizce böyle bir çalışma Antalya için yapılabilir mi?

Trajikomik bir olaya daha şahitlik ettik. Urfa’da bir partinin genel başkanı, yerel seçimlerde Urafa’yı kazandıkları takdirde elektriği bedava vereceklerini söyledi. Urfa’yı kazanıp elektriği bedava verene kadar kazanmış oldukları belediyelerde bedava versinler. İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya var. İki buçuk sene sonrasını beklemelerine gerek yok. Antalya tarım kenti. İlk önce tarım sektörüne elektriği bedava vermek için çalışma başlatabilirler. Pilot bölge olarak da Antalya’yı, Aksu’yu seçebilirler. Biz de memnun oluruz vatandaşımız da memnun olur. Meclise de böyle bir çalışma getirirlerse her türlü desteği veririz. Ancak maalesef, ülke böyle kuru vaatlerle yönetilmiyor. Ülkeyi yönetiyorsanız, yönettiğiniz ülkenin bilincinde olmanız lazım. Kuru sıkı atmamanız lazım. Vatandaş kuru sıkı vaatlerle kandırılıp oy alınacak bir kesim değil. Dolayısıyla ben bu noktada, muhalefet liderlerinin de ağızlarından çıkan kelimelere daha fazla dikkat etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Vatandaşlara olmayacak projeleri, yapamayacakları işleri söylemenin anlamı olmadığını düşünüyorum. Önce insanlar size sorar; ‘Siz yeni vaatleri bırakın, Antalya’da büyükşehiri aldınız. Vaat ettiğiniz projelerin kaç tanesini gerçekleiştirdiniz?’ der. Bedava elektrik, bedava süt diyene kadar siz önce kentte yaşayan insanlara karşı trafik sorununu bir çözün. Evine gidemiyor insanlar, çocuğunu zamanında okuldan alamıyor. Antalyalıların ömrü şuan yollarda geçiyor. Şehri yönetiyorsanız, şehirde yapılması gereken işllere el atmanız gerekiyor. Makam odasında oturmakla, makam arabasıyla gezmekle olmuyor bu işler. Biz Büyükşehri Belediyesi’ni sıkıntıları gidermeye, yaralara merhem olmaya ve dertlere deva olmauya davet ediyoruz. Üç sene geçti hiçbir proje yok ortada. Bari kalan iki seneyi boş geçirmemeleri adına göreve davet ediyoruz.