İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem hakkında konferans vermek üzere Antalya’ya gelen İyi Parti Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, basın mensuplarıyla bir araya gelerek önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin ciddi bir yönetim krizi yaşadığını ve ülkeyi yöneten AK Parti iktidarının her istediğini hiçbir hesap vermeden yapmak istediğini dile getiren Erdem, Millet İttifakı’nın iktidarında parlamenter sisteme geçileceğini vurguladı. Erdem; tam bağımsız yargının, adaletin, liyakatin ve gençlerin ülkeye dair umudunun olduğu bir zemin inşa etmek istediklerini ifade ederek, AK Parti iktidarında işlenen suçların hesabının hukuk önünde sorulacağının da altını çizdi.

KRİZİN SEBEBİ YÖNETİM SİSTEMİ

Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik krizin tek adam rejiminden kaynaklandığını söyleyen Bahadır Erdem, “Üzülerek söylüyorum; buna ekonomik kriz demek çok hafif kalır. Bu, büyük bir yönetim krizi hatta buhrandır. Türk lirasının dolar karşısında değer kaybedişinin sancısını son bir haftadır hep birlikte yaşıyoruz. Her şeyin bir sebebi var. Bu krizin sebebi, Türkiye’nin şu anda içine bulunduğu yönetim sistemidir. Biz üç yıldır bu sistemin içindeyiz. Sistemin adı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi; ama öyle bir başkanlık sistemi ki dünyada başkanlık sistemiyle yönetilip başarılı olmuş ülkelerin sistemi değil. Biz tamamen tüm yetkilerin tek kişide bulunduğu bir yönetim sistemi içinde yaşıyoruz. Zaten Türkiye, AK Parti’nin kendini güçlü hissettiği yıllardan bugüne tek adam rejimiyle yönetiliyor. Sayın Cumhurbaşkanı, seçildiği andan itibaren aykırı hiçbir fikre, hiçbir muhalif siyasi partinin düşüncesine kıymet vermeden ‘Ben ne dersem o olur’ anlayışıyla ülkeyi yönetiyor” dedi.

AK PARTİ’NİN PAYI VAR

Hukukun korunmasının ülke refahını korumak olduğunu ifade eden Erdem, “Hukuk, hayatın kendisidir. Hukuk, hayat demektir. Hukukun bozulduğu, adaletin bozulduğu her ortamda ekonomik başarının ya da kalkınmanın var olması mümkün değil. Vatandaşlarımız çok haklı olarak aile bütçelerini düşünüyorlar. Vatandaşların bildiği bir şey var artık; hukuk ne kadar bozulursa ülkenin ekonomisi de o oranda bozuluyor. AK Parti iktidarı üç anayasa değiştirdi. Her değiştirmesi Türkiye’nin başına büyük belalar açtı. En basit örneği, 2010 anayasa değişikliği sonrası yargı bilinçli bir şekilde FETÖ’ye teslim edildi. Sonra ‘Kandırıldık’ dediler. Kandırıldıkları yoktu. AK Parti’nin, FETÖ’nün bu ülkeye verdiği her zararda en az yüzde 50 payı vardır” şeklinde konuştu.

1

İKTİDAR HESAP VERMEK İSTEMİYOR

AK Parti iktidarının hesap vermediğini belirten Bahadır Erdem, şöyle konuştu: “Sayın Genel Başkanımız ilk kez 2018 yılında iyileştirilmiş, güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönmemiz gerektiğini söyledi. ‘Tam anlamıyla halka hizmet etmek için halktan oy alan ve halkın gücüyle iktidara gelen sistemin, yine halkın temsilcisi olan milletvekilleri tarafından tam olarak denetlenebildiği bir sistem getirelim’ dedi. İçinde kuvvetler ayrılığı olan bir sistemde halk adalet ve refah içinde yaşar. Biz öyle bir sistemden geçiyoruz ki; tüm kararlar tek bir kişi tarafından veriliyor ve bu kişi kimseye hesap vermiyor. AK Parti iktidarı hesap vermek istemiyor. Hesap vermeden ülke yönetilmez. Bunlar, ‘Biz ülkeyi canımızın istediği gibi yönetiriz’ diyorlar. Türk Milleti’nin bütçesi, alın teri, emeğinin karşılığı birkaç müteahhitte ve onların beslediklerine ekmek kapısı değildir. Böyle rezil bir yönetim olamaz”.

ANAYASA ORTAK MUTABAKATLA HAZIRLANACAK

Yeni sistemde Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olacağını ifade eden Erdem, “Parlamenter sisteme geçiş ilkeleri belirledik. Bu ilkeleri altı muhalefet partisi olarak birlikte hazırlıyoruz. Dünyada altı muhalefet partisinin bir araya geldiği çok örnek yok. Bunu başaran da AK Parti’nin kendisi. Vatandaşlara o kadar eziyet ettiler ki; herkese demokrasinin, hukukun, adaletin, refahın önemini gösterdiler. Kendileri inatla aksini yaparak muhalefet partilerini ‘Ben değil, biz. Ülke için birlikte hareket etmeliyiz’ noktasına getirdiler. Bu ilkelere göre, Cumhurbaşkanı görev süresi 7 yıl olacak ve görev süresi bittikten sonra bir daha aktif siyasete dönemeyecek. Güçlü bir parlamento ve parlamentonun hükümeti, başbakanı, bakanları denetleme yetkisi olacak. Cumhurbaşkanı tarafsız olacak. Devleti ve milleti temsille görevli, ülkenin en üst en onursal makamı olacak. Tek bir parti anayasa hazırlayamaz, bir anayasa maksimum mutabakatla hazırlanmalıdır. Milletimiz bize yetki verdikten sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasası; tüm partilerle, yargı mensuplarıyla, STK’lar ve akademiyle birlikte hazırlanacak” diye konuştu.

SAVCILAR HESAP SORACAK

Ülkede adalete güvenin kalmadığını belirten Erdem, AK Parti iktidarında yaşanan hukuksuzlukların hesabının sorulacağını söyledi. Erdem, “Tam bağımsız yargı, adalet, liyakat ve gençlerin yeniden bu ülkeye dair umudu olmasını istiyoruz. Ülkede adalete güven yüzde 2, ülkenin gençlerinin yüzde 70’ten fazlası ‘Bu ülkeden ilk fırsatta giderim’ diyor. ‘Geri dönemeyecek olsan bile gider misin?’ diye soruluyor, ‘Giderim’ diyor. Ben bu ülkeyi 20 yıldır yönetiyor olsam, 20 yıldır AK Parti’nin veya ona destek olan MHP’nin en ufak bir neferi olsam samimi söylüyorum sokağa çıkacak yüzüm olmaz. Biz iktidara geldikten sonra adaletin ve hukukun peşinde olacağımız için işlenen suçların hesabının sorulmaması mümkün değil. Çünkü zaten onlar Cumhuriyet’in bağımsız savcılarının ve adaletin kovuşturması, soruşturması altında olacaklar. Ancak, intikam gibi bir şeyin peşinde asla olmayız. Biz bu ülkede ilk 100 gün, 300 gün ne yapılmalı hesabının içindeyiz. Yeni kavgalar, mağduriyetler yaratmayız. Sayın Genel Başkanımızın dediği gibi, biz makulün peşinde olan bir partiyiz. Her hukuksuzluğu, her hırsızlığı, vatandaşın cebinden haksız yere çıkan her kuruş parayı bu ülkenin savcıları mutlaka araştıracaktır” ifadelerini kullandı.

ÜLKEMİZE REFAHI GETİRECEĞİZ

Anketlerde İYİ Parti’nin ciddi bir yükselişinin olduğunu ifade eden Erdem, “Türkiye sahipsiz değil. Sayın Genel Başkanımızın liderliğinde, gerçekten çok çalışan ve yepyeni kadrolarla dolu bir partiyiz. Aynı zamanda da çok tecrübeliyiz. Bizim muhalefet olarak ülkeyi seçime götürecek gücümüz yok; ama bugün seçim yapılacakmış gibi hazırız. Parti olarak anket yaptırmıyoruz. Ancak tarafsız araştırma şirketlerinin yaptığı anketlerde, her geçen gün halkımızın bize olan teveccühünün arttığını görüyoruz. Biz, oy oranımız ne olursa olsun her zaman milletimize hizmet etmek için sahadayız. Umuyorum ki, hep birlikte bu ülkeye refah getireceğiz. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını inşallah demokrasiyle kutlayacağız” dedi.

2